Yuhanna 14'ü birlikte okuyun. Bu bölümün Tanrı'nın Üçlübirlik olduğunu nasıl gösterdiğini tartışın.
Birrçok insanın kafası Üçlübirlik öğretisi ile karışmıştır, çünkü Tanrı'nın bir anlamda üç, başka bir anlamda bir olduğunu söyler.
Ama evrene baktığımızda üçü bir arada olan başka bir örnek daha görürüz. Evrenin üç yönü vardır - uzay, zaman ve madde. Bu üçünden biri olmasaydı evren olmazdı.
Bu üç şeyin her biri aynı zamanda üç yön içermektedir.
Uzay uzunluk, genişlik ve yükseklikten oluşur - üçü bir arada. Bu boyutlardan herhangi biri olmasaydı uzay olmazdı.
Zaman geçmiş, şimdi ve gelecekten oluşur üçü bir arada. Bu yönlerden herhangi biri olmadan, zaman olmazdı.
Maddehareket halindeki enerji üreten fenomenlerden (olgulardan) oluşur - üçü bir arada. Enerji olmasaydı, hareket veya fenomen olamazdı. Hareket olmasaydı, enerji veya fenomen olmazdı. Fenomen yoksa enerji ya da hareket yoktur.
Görünüşe göre evren üçü bir arada bir şekilde tasarlanmış. Belki de Tanrı evrende bilerek kendi doğasını gösteren bir tasarım oluşturmuştur.
Peki, Kutsal Kitap Üçlübirlik hakkında ne öğretir? Hepsini birden evrenin tek Tanrısı olarak tanımlayan üç farklı Kişi'nin varlığını açıkça onaylar. Bu bir çelişki değildir çünkü Tanrı'nın hem tek hem de üç kişi olduğunu söylemiyoruz.Tanrı’nın hem tek bir Tanrı hem de üç Tanrı olduğunu da söylemiyoruz. Tanrı'nın özde bir, kişi olarak üç olduğunu söylüyoruz. Evrenin uzay, zaman ve madde olarak var olması gibi, tek Tanrı da Baba, Oğul ve Kutsal Ruh olarak vardır.
Kutsal Kitaptaki Üçlübirlik Kanıtı
Dayanak A: Tek bir Tanrı vardır.
Dinle ey İsrail, Tanrımız Rab Tek Rabdir (Mısır’dan Çıkış 6:4).
Çünkü Tanrı Benim, başkası yok; Tanrı Benim ve benzerim yok (Yeşeya 46:9).
Dayanak B: Baba, Oğul ve Kutsal Ruh, Kutsal Yazılarda Tanrı olarak tanımlanır.
Baba Tanrı (Galatyalılar 1:1).
Söz Tanrıydı... Söz insan olup… (Yuhanna 1:1, 14).
Şeytan neden Kutsal Ruh'a yalan söylemek için yüreğinizi doldurdu...? İnsanlara değil, Tanrı'ya yalan söyledin (Elçilerin İşleri 5:3-4).
Dayanak C: Bu üçünün her biri birbiriyle ve farklı Kişiler olarak dünyayla ilgilidir.
► Onların farklı rollerdeki tek değil de üç kişi olduklarını nereden biliyoruz?
Markos 1:10-11'de İsa vaftiz edilir, Kutsal Ruh bir güvercin gibi iner ve göklerden bir ses şöyle der: "Sen benim sevgili Oğlumsun, ondan hoşnutum." Burada görüyoruz ki Baba, Oğul ve Kutsal Ruh aynı kişi olamaz; aynı anda farklı rolleri oynuyorlar.
Hizmetinin sonuna doğru İsa, Baba'dan bize “başka bir Yardımcı”, yani Kutsal Ruh'u göndermesini isteyeceğini söyledi (Yuhanna 15:26). Bu ricaya dahil olan üç farklı kişiyi görüyor musunuz?
Yuhanna 14-17'yi okursanız, Baba, Oğul ve Kutsal Ruh arasındaki etkileşime dair birçok örnek bulursunuz.
Sonuç: Kutsal Kitabın tek gerçek Tanrısı, kendisinin üç farklı kişide var olduğunu ortaya koymuştur: Baba, Oğul ve Kutsal Ruh. Tanrı doğasında birdir, ancak kişi olarak üçtür.
Bu nedenle, Kutsal Kitapta Üçlübirlik kelimesi geçmese de, Üçlübirlik öğretisi Kutsal Yazılar’daki açık ifadelere dayanır. Üçlübirlik terimi, Kutsal Kitabın bu doktrin hakkında öğrettiği her şeyi özetlemek için kullandığımız bir terimdir.
Bu İncil doktrini, elçilerden beri kilise tarafından öğretilmiştir. Aşağıda, kilisenin yüzyıllar boyunca Üçlübirliği tanımlamak için kullandığı bir şema yer almaktadır.
Üçlübirlik Doktirini Esastır
► Bir kişinin Üçlübirliğe inanıp inanmaması neden önemlidir?
Üçlübirlik doktrini, sevindirici haber için gerekli olan kilit öğretilerin altını çizer. Örneğin, Üçlübirliği reddedenlerden bazıları, İsa'nın Tanrı olduğunu da inkar eder. Fakat inandığınız İsa Tanrı değilse, sizi kurtarabilen bir İsa’nız yoktur![1]
Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un farklı olduğunu inkar edersek, Tanrı'nın doğal kişisel veya ilişkisel özelliklerini inkar ederiz. Örneğin, Tanrı sevebileceği birini yaratıncaya kadar beklemek zorunda olsaydı, ezelden beri seven bir Tanrı olmazdı. Ama eğer Tanrı birden fazla kişiyse, bu Kişiler ezelden beri Birbirlerini sevebilirler. Bu ilişki kuran Tanrı'ya (özverili sevgide var olan) inanmak önemlidir, çünkü Tanrı'yla olduğu kadar birbirimizle de ilişki kurma biçimimizi etkiler.
Belki de en ciddi yanı, bizim Tanrı'ya tapınmamız gerektiğidir. Üçlübirliği inkar eden insanlar genellikle İsa'nın ve Kutsal Ruh'un Tanrı olduğunu inkar ederler, bu yüzden Onlara tapmazlar. Bir kişinin yapabileceği en kötü hata; ya Tanrı olmayan birine tapmaktır, ya da Tanrı olana tapmamaktır.
[1] “Kurtuluşumuzun kaynağı ve sebebi; bizi kendi Oğlunun kanıyla kurtarmak isteyen Baba Tanrı'nın sevgisidir, lanetimizi özgürce üzerine alan ve bereketini ve faziletlerini bize aktaran Oğul'un lütfudur ve Baba'nın sevgisini ve Oğul'un lütfunu yüreklerimize ileten Kutsal Ruhdur.”
- John Wesley, “William Law’a Mektuplar”
Baba, Oğul ve Kutsal Ruh İlişki İçinde Yaşayan Kişilerdir
Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un her biri kişiliğe sahiptir ve her zaman birbirleriyle kişisel ilişki içinde yaşamışlardır. Birbirleriyle ilişki içinde yaşadıkları için onlara kişi deriz. Birbirlerini severler, birbirlerine verirler, birbirleriyle konuşurlar ve birbirleri için yaşarlar. Bu onların Kişi olduklarını gösterir.
Üçlübirlikteki Yapı
Baba, Oğul ve Kutsal Ruh her zaman bir ilişki yapısında var olmuşlardır. Baba Baş, sonra Oğul, sonra Ruh'tur. Bu üç ebedi ve denk Kişi, birbirleriyle olan ilişkilerine göre yetki konumlarına sahiptir. Bu otoritenin yapısı aileye ve kiliseye yansır. Üçlübirlik üyeleri gibi, bir ailenin veya kilisenin tüm üyeleri eşit değere sahiptir, ancak hepsi aynı yetki konumuna sahip değildir.
Oğul’un Babasıyla İlişkisi
Oğul Baba ile nasıl ilişki kurar? İsa, ‘Baba kendisinde yaşam olduğu gibi’, Oğul’a da ‘kendisinde yaşam olma’ özelliğini verdiğini söyledi.”[1] Oğul, ezelden beri Baba'nın “tek Oğlu” olmuştur.”[2] Oğul, Tanrı olarak ebediyen kendi kendine var olur ve Baba ile aynı niteliktedir, ancak onun varlığı Baba'dandır. Ebedi olarak, fiziksel anlamda olmasa da Oğul Baba ile bir Oğul olarak ilişki kurmuştur ve Baba, Oğul ile Baba olarak ilişki kurmuştur.
Oğul, Baba ile bir Oğul olarak ebediyen ilişki kurduğu için, Baba'ya ebediyen boyun eğmiştir. O, ikincil bir rolde işlev görür. Bu nedenle İsa, “Babam benden daha üstündür” demiştir.”[3]
İsa, Baba'nın sahip olduğundan daha düşük bir otorite konumuna sahip olmasına rağmen, doğası gereği Baba'ya denktir. İsa’ya, Baba ile aynı düzeyde tapınılmalı ve İsa yüceltilmelidir. İsa, herkesin onu “tıpkı Baba’yı onurlandırdıkları gibi onurlandırması gerektiğini” söyledi.”[4]
Kutsal Ruh'un Baba ve Oğul ile İlişkisi
Yuhanna 15:26'da İsa, "Baba'dan çıkan" Kutsal Ruh'u bize göndereceğini söyledi. Ruh Babadan çıksa da, O Babaya ve Oğul’a denktir ve eşit düzeyde onurlandırılmalıdır. Unutmayın ki bu çıkma ve gönderme, birbirleriyle sevgi dolu bir ilişki içinde yaşayan üç Kişi arasında gerçekleşir.
Daha Aşağı Bir Nitelikte Olmaksızın Boyun Eğme
İsa, “Ben ve Baba biriz” demiş, aynı doğaları hakkında konuşmuş, ancak her zaman Baba'ya itaat ettiğini söylemiştir.
Üçlübirlikteki otorite ve boyun eğme, bir üyenin diğerinden daha önemli olduğu anlamına gelmez. Otorite, bir üyenin doğası gereği diğerlerinden daha büyük olduğu anlamına gelmez.
İnsan hayatında otorite ve eşitliğin örneklerini görüyoruz. Bir ailenin tüm üyeleri insan olarak doğada eşittir ve hepsi Tanrı'nın suretinde eşit derecede değerli kişilerdir, ancak otorite ailenin işleyişi için önemlidir. Aynı şey insan liderliğinin diğer pozisyonları için de söylenebilir.
Tanrı’ya Ait Birliği Korumak
Üçlübirliğin üç şahsı ayrı bireyler olarak düşünülmemelidir. Varlıklarının birliği, onların aynı özden olmaları ve üç şahsın birbirine nüfuz etmesi, iç içe geçmesi ve niteliklerini birbirleriyle paylaşması anlamına gelir. Baba, Oğul ve Kutsal Ruh, insanların yapamayacağı bir ortaklaşmış bir iç içe geçmişliği deneyimler.
Biz insanlar, kişileriz ve bireysel varlıklarız. Tanrı üç kişidir, ancak tek bir varlıktır. Kutsal Kitap’taki Tanrı'nın birliği kavramını korumaya yardımcı olmak için, Üçlübirliğin üyelerinden ayrı olarak değil, farklı olarak söz ederiz. Onlardan insanlar olarak söz etmiyor, ancak kişiler olarak söz ediyoruz.
Tanrı bizi kendi suretinde, birbirimizle ve Tanrı'yla ilişki kurma kapasitesine sahip kişiler olarak yarattı. İlişki kurmak amacıyla aklımız, irademiz ve duygularımız var.
Bireysel Olarak Tam Değiliz
Tanrı Adem'i yarattıktan sonra, "İnsanın yalnız olması iyi değil" dedi."[1] Sonra Havva'yı yarattı. Adem Havva olmadan eksikti çünkü onsuz ilişki kurabileceği başka bir insan yoktu. Aslında, bir kutsal yazı Adem ve Havva'nın birlikte Tanrı'nın suretini yansıttığını ima ediyor: “Böylece Tanrı insanı kendi suretinde yarattı, onu Tanrı'nın suretinde yarattı, onları erkek ve dişi olarak yarattı.”[2] Adem ve Havva arasındaki ilişkide, Adem ve Havva’nın beraberken Tanrı'nın suretini, Adem'in tek başına olduğunda yansıttığından daha fazla yansıtmasını sağlıyor.
Bunun bizim için ne anlama geldiğini bir düşünün. Üçlübirlikteki kişiler gibi başkalarıyla ilişki içinde olmadığımız sürece, tam kişiler olarak işlevimizi yerine getiremiyoruz. Bu, evli olmamız gerektiği anlamına gelmez (cennette kimse evli olmayacak, ama yine de kişi olacağız), ama başkalarıyla paydaşlığa ihtiyacımız var.
Tanrı'nın Suretini Yansıtmakla İlgili
Tanrı'nın doğası ile kilisenin doğası arasında harika bir benzerlik vardır. Hem Tanrı'nın hem de kilisenin içinde birlik ve çeşitlilik vardır. 1 Korintliler 12'ye göre, Mesih'in bedeni, bir amaç için birlikte çalışan birçok parçadan oluşan bir birliktir. Mesih'in bedeninin, Tanrı'nın suretini nasıl yansıttığını görebiliyor musunuz? Pavlus, çeşitli üyelerinin Mesih'te bir bütün olarak birlikte büyümesini bekliyordu. Pavlus bunu yapmamız için dua etti:
“Tersine, sevgiyle gerçeğe uyarak bedenin başı olan Mesih'e doğru her yönden büyüyeceğiz. O'nun önderliğinde bütün beden, her eklemin yardımıyla kenetlenip kaynaşmış olarak her üyesinin düzenli işleyişiyle büyüyüp sevgide gelişiyor” (Efesliler 4:15-16).
Hepimiz, armağanlarımızı ve yeteneklerimizi, Mesih'in birliğinde büyümemize yardımcı olmak için kullanmalıyız. Tanrı, birbirimize lütuf içinde büyümemiz için yardım ederek, onun ilişkisel doğasını yansıtmamızı ister. Ruhsal büyüme diğer inananlarla yakın bağlılık içinde olan toplulukta gerçekleşir. Bu, Tanrı'nın sosyal doğasını yansıtır.
Eğer Üçlübirliğin üyeleri sonsuza kadar birbirleri için özverili bir sevgi içinde yaşadılarsa, biz de başkalarıyla sevgi dolu ilişkiler içinde yaşamalıyız. Sosyal, ilişkisel varlıklar olarak Tanrı'nın suretinde yaratıldık, bu yüzden kendimizden çok başkalarına odaklanmalıyız. Bireyselliğimizden çok topluluğu vurgulamalıyız. Başkalarıyla ilişkilerimizde, O'nun üçlübirliğe dair suretini yansıtmaya çalışırken Tanrı bizi kutsayacaktır.
Üçlübirliğe inanan tapınma şeklinde, Baba'ya Ruh'un yardımıyla ve Oğul'un kefaret etme işi sayesinde geldiğimizi kabul ederiz. Üçlübirliğe inanan kişiler olarak, Baba’ya Ruh’ta, Oğul aracılığıyla dua etmeliyiz.[1]
Tapınmanın önemli bir amacı, Üçlübirlik üyelerinin birbirleri için sahip oldukları sevgi ilişkisine girmemizdir. Baba ile Oğul arasında var olan sevgiyi düşünün. Mesih'in bu sevgiyi tecrübe edebilmemiz için, çarmıhta ne yaptığını bir düşünün. Baba ve Oğul birbirleriyle harika bir birliktelik içinde yaşarlar ve Oğul'un kefaret e0tme işinden dolayı Ruh, bu hararetli sevgi ilişkisine katılmamıza yardım eder.
Üçlübirliğe inanan kişiler olarak olarak, sadece Ruh'ta, Oğul aracılığıyla Baba'ya dua etmiyoruz, aynı zamanda Baba'ya, Oğul'a ve Ruh'a da dua ediyoruz. Üçlübirliğin üyelerinin her birine tapınılmalı ve her biri yüceltilmelidir, çünkü hepsi Tanrı'dır ve eşit olarak onurlandırılmalıdır. Üçlübirlik tapınması, her birinin kurtuluşumuzda oynadığı rolü kabul ederek, Üçlübirliğin her üyesine eşit derecede yücelik getirir.
Sınıf liderine not: Aşağıdaki bilgi bölümünü açıklamak için sınıfın bir üyesi seçilebilir (“Kaçınılması Gereken Hatalar: Üçlübirlik Hakkında Teoriler”).
[1] “Yüce ve sonsuz Tanrı,
Biz kullarına gerçek bir lütuf verdin,
gerçek imanın itirafıyla
sonsuz Üçlübirliğin ihtişamını
kabul ederek,
ve ilahi görkeminin gücünde
bu birliğe tapınmamız için lütfettin.
Bizi imanımızda sabit tut,
böylece tüm düşmanlarımızdan sonsuza dek korunalım:
Rabbimiz İsa Mesih aracılığıyla,
Seninle ve Kutsal Ruh'la birlikte yaşayan ve hüküm süren,
şimdi ve sonsuza dek. Amin.”
- Ortak Dua Kitabı
Kaçınılması Gereken Hatalar: Üçlübirlik Hakkında Teoriler
Bir tohumun toprakta neden büyüdüğünü ya da bir beynin nasıl çalıştığını ya da kuvvetlerin yıldızları nasıl yerinde tuttuğunu anlamıyoruz. Bilim adamları neler olduğunu gözlemliyorlar ama neden ve nasıl olduğunu açıklayamıyorlar. Bir kişinin üçlübirlik öğretisini tam olarak açıklayamadığı için reddetmesi mantıklı değildir. Tanrı hakkındaki her öğreti bizim açıklayışımızın ötesindedir. Örneğin, hiç kimse Tanrı'nın her yerde aynı anda nasıl olabildiğini ve her şeyi nasıl bilebildiğini açıklayamaz. Üçlübirlik gerçeği mantıksız değildir, ancak bunlar insan deneyim ve ifadesinin ötesindedir. Denizdeki bir balık, zeki olsa bile, kendisine anlatıldığında bir insan olmanın nasıl bir şey olduğunu asla anlayamaz.
Üçlübirliğin gerçeği, doğasında özdeş ve tanrısallıkta denk üç kişide bulunan tek bir Tanrı'nın olduğudur. İnsanlar bunu açıklamaya çalıştıklarında, çoğu zaman önemli bir bölümünü kaybederler. Aşağıda bu gibi bazı hatalara örnekler verilmiştir. Her hata bir isimle adlandırıldı, ama birçok farklı isim altında öğretildi.
Modalizm Tanrı'nın gerçekten farklı roller üstlenmiş tek bir kişi olduğu fikridir. Bu teoride, cennette Tanrı Baba idi, yeryüzünde İsa idi ve şimdi bizimle Kutsal Ruh olarak konuşuyor. Ancak Yuhanna 14-16 bölümleri boyunca İsa'nın sözleri, kendisi, Baba ve Kutsal Ruh arasındaki etkileşimi tarif eder. Eğer bunlar üç farklı kişi olmasaydı, bu tarif bir anlam ifade etmezdi.
Üç Tanrıcılık Baba, Oğul ve Kutsal Ruh'un ayrı varlıklar olduğu fikridir. Bu teoride, onların doğalarında farklılıklar olabilir. Örneğin, yargılamak isteyen Baba olabilir, ancak Oğul merhamet göstermek istiyor. Bu fikir, Kutsal Kitaptaki tek Tanrı olduğu öğretisi ile çelişir.
Boyunduruk altına girmişlik, Üçlübirlikteki bir kişinin diğerinden daha aşağı olduğu fikridir. Bu fikre inanan bir kişi, Baba'yı Tanrı, Oğul ve Kutsal Ruh'u daha aşağı varlıklar olarak düşünür. Ruh'un kişiliğini inkar eder ve Oğul'un Tanrı'nın kullandığı özel bir adam olduğunu kabul eder. Bu hata, insanların Oğul'a ve Kutsal Ruh'a Tanrı olarak tapmamalarına neden olur ve sahte bir müjdeye yol açar.
Sınıf, “İnanç Beyanı”nı en az iki kez birlikte okumalıdır.
İnanç Beyanı
Tanrı bir Üçlübirliktir; Baba, Oğul ve Kutsal Ruh olmak üzere üç kişi, tek bir Tanrı'dır. Üçünün rolü farklıdır, ancak doğaları aynıdır ve ilahi nitelikleri denk ve ibadete değerdir.
3. Ders Ödevleri
(1) Bölüm Ödevi: Her öğrenciye aşağıda listelenen bölümlerden biri atanacaktır. Bir sonraki ders oturumundan önce, bölümü okumalı ve bu dersin konusu ile ilgili ne söylediği hakkında bir paragraf yazın.
İbraniler 1:1-3, 8
Koloseliler 1:12-19
Efesliler 1:17-23
Yuhanna 15:26
Yuhanna 17:1-5
(2) Test: Bir sonraki derse Ders 3 üzerinden bir test ile başlayacaksınız. Hazırlık aşamasında test sorularını dikkatlice inceleyin.
(3) Öğretme ödevi: Ders dışı öğretim zamanlarınızı planlamayı ve raporlamayı unutmayın.
SGC exists to equip rising Christian leaders around the world by providing free, high-quality theological resources. We gladly grant permission for you to print and distribute our courses under these simple guidelines:
No Changes – Course content must not be altered in any way.
No Profit Sales – Printed copies may not be sold for profit.
Free Use for Ministry – Churches, schools, and other training ministries may freely print and distribute copies—even if they charge tuition.
No Unauthorized Translations – Please contact us before translating any course into another language.
All materials remain the copyrighted property of Shepherds Global Classroom. We simply ask that you honor the integrity of the content and mission.